Fenerbahçe ve Drogba....

Galatasaray Drogba yı getirdi.Hayırlı olsun.Kalitesi de kariyeri de tartışılmaz bir oyuncu.Yaşı an itibarı ile ilerlemiş olabilir.Ancak o hala dünyanın en büyük golcülerinden biri. Ancak bir gerçek var ki eğer ki diğer klüplerimizde olduğu gibi ilerde zorunlu bir ayrılık olmazsa Galatasaray bu transferlerden zor para kazanır.Galatasaray bu oyuncular için büyük fedakarlıklar yaptı.Umarım karşılığını alırlar. Ancak Galatasaray ' ın neden son haftalarda Burak yılmaz ' oynatmadığını anlamak güç.Burak Türkiye de ki bilinen santrafor tiplerinden farklı bir oyuncu.Durarak oynamayı sevmiyor.Ve onun kendi pozisyonunu kendisi yaratması gibi olağanüstü bir becerisi de var.Kazanılmalı.Galatasaray bazı eleştirilecek yanları da olsa bu transferler ile Türk futbolunda çitayı farklı bir yere koydu. Peki ya Fenerbahçe ? Bu takım kendi sahasında Sivasspor dan 2 gol yiyecek bir takım mı..? Fenerbahçe nin transferleri de orta karar transferler oldu rakibinin yanında.Emre ' nin neden geldiğini anlamak güç. Bu oyuncu İspanya da Madrid ekibinde çok başarılı oldu da mı Fenerbahçe ye geri döndü . Zaten sorunda Fenerbahçe nin defansında.Defans ve kaleci uyuşmazlığı had safhada . Rakipler artık Fenerbahçe defansının derinlemesine atılan toplarda sürekli kademe hataları yaptığının farkında.İşte Eneramo biri çaprazdan diğeri kornerden bir çok Fenerbahçe li oyuncunun arasından golünü attı. Yarın Eneramo gibi diğer futbolcular da bu zaafları değerlendirecek. Fenerbahçe defansının düzgün oyun kurması ve savunmada düzgün pozisyon alması ve rakip hücumculara yakalandığında çabuk pozisyonunu kaybetmemesi şart. Bir de Krasiç gerçeği var.Bu oyuncuyu Fenerbahçe mutlaka kazanmalı. Bugün Mersin İdman Yurdu karşısında kazandılar. Yine kurtarıcı Webo oldu.Zaten bu oyuncu şu an Türkiye sınırları içerisinde alınabilecek en iyi oyunculardan biriydi. En önemlisi düzgün bir karakter.Klüp te Başkan ' a yapılan protestoları da anlamak mümkün değil. Aziz yıldırım ' ın yanlışları olabilir.Ancak bu klübe yaptıkları da ortada.Bir çırpıda görmezden gelmek zor.Ben herşeyden önemlisi anlık başarıların çok ötesinde şu an ki durum itibarı ile uzun vadeli düşünülmesi gerektiği görüşündeyim. Eğer ki 3-4 maç takım rahat bırakılırsa mutlaka şu an bulunduğu konumdan daha iyi yerlere gelecektir.

İTS A SALSA TIME..:)

Biliyorsunuz.Dans benim için hayatımda ki en önemli şeylerden biri.Bu yüzden zamanımı seve seve veriyorum.Bu kez de arkadaşlarla güzel bir mekanda buluşup güzel bir dans pratiği yaptık.O gece neredeyse bıraksalar sabaha kadar dans edicektim.Sizde kendinize bir fırsat verin ve yol yakınken dansa başlayın.Ha bu arada tavsiyem tabiki salsa..:)

Ligin İlk Yarısından Unutulmaz Manzaralar...

Şimdi devre arası. Takımlar yeni sezona hazırlanmak ve takviyeler ile güçlenmek için yoğun çaba gösteriyor. Peki ; bu kısa zaman aralığını doğru değerlendiren takım sayımız kaç acaba ? Örneğin Trabzonspor. Daha dün gibiydi. Vittek ve Sapara' nın gelişi. İkisi de kariyerli,oyunda yetenekli ve potansiyelli oyuncular. Peki Trabzonspor bu oyuncular dan ne kadar faydalandı ? Şimdi isimleri gönderilecekler listesinde. Marc Janko ... Avusturyalı futbolcular dünya futbolu içerisinde biraz da kaybolmaya yüz tutmuş bir ekolün temsilcilerinden. Bu oyuncu geldiğinden beri son yirmi dakika da oyuna girmek dışında ne yaptı ? Gaziantespor ' un seneler evvel alıp geri gönderdiği Roland Linz transferinden ders çıkarılmadı mı ? Bu oyuncu ile ,ilgili olarak herhalde janti saçları dışında ilk yarı boyunca pek bir şey hatırlayamıycaz. Trabzonspor ' un Cech gibi,Henrique gibi Janko gibi transferler ' den daha iyi transferler yapması gerekmez mi sizce..? Şunu iyi bilmemiz gerekiyor. Ülkemiz futbolunda altyapı ve üstyapı arasında bariz farklar olduğu için yabancı oyuncuların başardığı müspet işler oyuna çok fazla etki ediyor. İşte Karabükspor. Lua Lua ve Shelton ikilisi ile deplasmanlarda önemli zaferlere imza attılar. İşte Antalyaspor. Trabzonspor ' un yeteneklerinden faydalanamadığı Nijerya futbolunun bana göre en önemli isimlerinden İsaac Promise ile Lamine Diarra işbirliği sayesinde bu takım fazlasıyla puan kazandı. Beşiktaş ilk yarıda bence beklenilenden iyi bir performans gösterdi.Sorunlar çoktu.Zamanla kendi içlerinde bütünleşerek,konuşarak sorunu çözdüler.Büyük camia olmanın adeta dersini verdiler.Fernandes ' i futbola adapte ettiler.Werder Bremen li Almeida 'yı bu sezon tam anlamı ile izledik.Oğuzhan ve Holosko gibi futbolcular isimlerinden fazlası ile söz ettirdi. Alves,Bebe gibi futbola yabancı transferleri takımdan gönderdiler. Quaresma gibi bir oyuncuyu bile istedikleri şartlarda bir anlaşma olmayınca gönderdiler. Zaten sonunda biraz da kariyerini ikinci plana atarak futbola uzak diyarların yoluna gitti bu futbolcu.Dünya da orta alanda parmakla gösterilen futbolcuların başında gelen bu oyuncunun neden Avrupa yerine al ahly' e transfer olduğunu izah etmek te güç. Galatasaray' ın zaten dünya çapında bir kadrosu var.İyi oynasalar da kötü oynasalar da belirli bir standardı tutturdular. Geçen senelerde verim alınamayan Riera'ya bile futbolu yeniden hatırlattılar.Takım içinde iyi bir arkadaşlık ve uyum olduğunu düşünüyorum. Fenerbahçe ye bakacak olursak işleri zor.Orta alandan daha çok forvete takviye yapmaları şart. Krasiç denen oyuncu kötü bir oyuncu değil ki.Nasıl bu kadar etkisiz oynatılıyor ya da kalabiliyor. Bu soru üzerinde düşünmeli.Defansa mutlaka yabancı bir stoper şart. Karabükspor lu Mabiala tipinde ya da Mersin İdmanyurdu formasını giyen Boum nasıl da güzel giderdi buraya. Maliyetsiz,istekli,ve kendini göstermek için mücadele edecek oyuncular.. Bir oyuncu' takıma geldikten sonra,eğer ki ayrılırken yüksek bedeller kazandırıyorsa iyi oyuncudur.Takımların bu gerçeği düşünmeleri de şart.Moussa Sow ' un bu sene forvette yalnız kalmaması da önemli.. Son olarak tüm okurlara güzel ,mutlu ve sağlıklı bi yıl diliyorum. http://zoomlabakalim.blogspot.com/

Basketbol maçlarını özlemişim...

Basketbol maçlarını çok severim.O gün de Fenerbahçe,telekom maçını duyunca hiç kaçırmadım.Fenerbahçe gerçekten çok ama çok iyi bir kadro kurmuş durumda.Zaten bunu da maça yansıttılar.Telekom ise eski gücünden çok şey kaybetmiş durumda.Yine de basketbol,basketboldur..zevkliydi.Telekom yabancı oyuncuları ile dirense de oldukça farklı bir sonuç aldı.

Ülker Sport Arena ise gerçekten muhteşem bir salon.Anadolu yakasında böyle bir tesisin olması çok sevindirici.Ataşehir gerçekten şu an inanılmaz gelişti .O bölge de zaman zaman dolaşmayı seviyorum.Palladium,Optimum ve pek çok alışveriş merkezinin yanısıra farklı güzel mekanlar da var.

Güzel Bir Gece ve...

Belki bilmeyenleriniz vardır..ama uzunca bir süredir dans ediyorum.Tango ile başladım ve sonrasında latin dansları.

aslında şimdiye kadar buna hiç değinmedim ama en azından herkesin dans etmesini tavsiye edeceğim küçük bir post hazırlamak istedim.O gün güzel bir stand up gösterisine klüp ten arkadaşlarla birlikte gittik.Hayatı salsalayan adamdı ismi..Oldukça keyifliydi. Sonrasında Murphys te güzel bir dans gecesine katıldım.Murphys eski halinden biraz farklı idi.Restoran bölümü kapatılmış ve mekan eskiye nazaran biraz soğuk.Ama o gün gerçekten eğlence süperdi.Aslında mekanları da eğlenceli kılan güzel kalabalıklar.O gün gerçekten böyle bir atmosfer vardı. Dans ederken dansın hayatıma ne kadar çok şey kattığını bir kez daha anladım.

Bir J.Lo Geçti İstanbuldan...

Bu hafta sonu biraz hareketli geçti.Hafta sonu ilk gün J.Lo Konserinde idim.BiletiM bATI kapısından idi.Salona ilk geldiğimde dikkatimi çeken salon dışında fazla bir kalabalığın olmayışı idi.Herhalde konser boş geçicek derken ( daha önceki konserlerini düşünerek ) kapıya doğru yola koyuldum.Bilette yazan nottan ötürü yanıma fotoğraf makinesi almamıştım.Yasak deniyordu.Makineyi de kaptırmak istemiyordum.Ancak içeri girerken aramanın zayıflığı dikkatimi çekti.Ülker Sports arena' nın içine daldığımda hediyelik eşya standları ilgimi çekti.Kolyeler,Tsirtler..oldukça renkli idi.Stand görevlisi ile sohpet ederken süper geçicek bu konser,ben çok eğlendim dedi. Biletimin bulunduğu yere çıktığımda ise acaip bir ses duydum.Sanırım J.lo sahnede dedim içimden ve içeriye girdim.Aman allahım o ne kalabalık.Neredeyse tek boş yer yoktu.Bir kere ben bu kadını sevdim.43 yaşında ama o kadar enerjik ki..Neredeyse dansçıları ile birlikte bir saniye oturmadı.Bir insan bu kadar mı profesyonel olabilir.Hemen hemen tüm şarkılarını söyledi.Get on the floor ve Lets get loud da salon adeta yıkıldı. Bir de tek bir el hareketi ile salona her istediğini yaptırabildi.Böylesine bir enerjiye kim sahip olmak istemez.Ve sahne de gerçekten çok mütevazi çok sıcak..Latinlere özgümü bilemem ama gerçekten bana yansıttı bunu.. Türkiye yi çok sevdiğinden bahsetti ve pek çok kez teşekkür etti.Sahneye de bizim seyirciler şapka hatta küpe bile attılar.J.lo da bu jestten çok etkilendi ve kulağına götürdü.Finalde ise artık elinde türk bayrağını omuzuna sarmış biçimde sahneyi terketti.konser bittiğinde söylediğim tek şey vardı.

vay be ne geceydi ama ...Seni sevdik J.lo..

Otomobil fuarlarını çok seviyorum

Kalabalık,capcanlı..İnsanlar yeni bir şeyler görmenin heyecanı içerisinde.Her türlü marka var..Her sene olduğu gibi bu fuarlara gitmek te benim için bir klasik oldu.Bu sefer atladım,üşenmedim ve gittim.Öncelikle söylemek gerekir ki Tüyap İstanbul Anadolu yakasına oldukça uzak bir nokta da.Metrobüsle gitseniz bile bu yolculuk sizin için hiç te kısa olmayacak .Nitekim benim içinde öyle oldu.Ancak bu güzellikleri ve canlılığı görmek için değerdi değdi de.Fuarı gezdiğim ilk anlarda geçen senelerden bir fark göremesem de bu sene hem markaların daha fazla özen göstermesi hem de tasarım araçların fazlalığı bu görüşümü değiştirdi.O kadar modeli görmek doğrusunu isterseniz beni keyiflendirdi.Dönüşte ise Tüyap ' ın uygulamaya koyduğu servisle çok rahatça evime dönebildim.Doğrusunu isterseniz yurtdışında da bu fuarlara gitmek istiyorum.Ancak bizim fuarında emsallerinden aşağı kalır bir yanı yok..Keyifli zaman geçirmek,bol bol benim gibi alışveriş yapmak ve gezmek için seneye mutlaka gidin derim..:))